Blog

Kimyasalların dünyasında güvenliğin en üst düzeyde tutulması, hem çalışanların sağlığı hem de çevrenin korunması için hayati önem taşır. Bu güvenliğin sağlanmasında en temel araçlardan biri Malzeme Güvenlik Bilgi Formu, kısaca MSDS (Material Safety Data Sheet) veya Türkçe adıyla Güvenlik Bilgi Formu (GBF)’dur. Ancak Türkiye’deki yasal düzenlemeler söz konusu olduğunda, bu belgenin yalnızca var olması yeterli değildir. Kimyasal maddelerin güvenli kullanımını teminat altına almak için belgenin yetkili bir kurum tarafından onaylanması gerekir. İşte bu noktada İSGÜM

Kimyasalların Kaydı Danışmanlık | KKDİK REACH Uyum Hizmeti 1. KKDİK ve REACH: İşletmeniz İçin Neden Bir Yükümlülükten Çok Stratejik Bir Avantajdır? Kimyasalların Kaydı, Değerlendirilmesi, İzni ve Kısıtlanması (KKDİK) Yönetmeliği, çoğu işletme için karmaşık ve maliyetli bir süreç gibi görünebilir. Ancak bu düzenlemelere uyum, sadece yasal bir zorunluluk değil, aynı zamanda şirketiniz için önemli stratejik avantajlar da sunar. İlk olarak, KKDİK ve Avrupa Birliği’ndeki eşdeğeri olan REACH (Kimyasalların Kaydı, Değerlendirilmesi ve İzni) düzenlemelerine tam uyum, ürünlerinizin

CBAM Sertifikası Avrupa Birliği (AB), iklim değişikliğiyle mücadele ve karbon emisyonlarının azaltılması amacıyla Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (Carbon Border Adjustment Mechanism – CBAM) uygulamasını başlatmıştır. CBAM, AB’ye ithal edilen ürünlerin üretiminde salınan gömülü karbon emisyonlarının fiyatlandırılması ile yerli üreticilerin rekabet avantajını korumayı hedefler. Bu mekanizmanın uygulanabilmesi için ithalatçıların CBAM Sertifikası edinmesi ve yıllık beyanlarını sunması zorunludur. CBAM sertifikası, sadece AB’ye ithalat yapan şirketler için bir yükümlülük değil, aynı zamanda karbon ayak izini ölçmek, raporlamak ve

TSCA Nedir? TSCA, İngilizce açılımıyla Toxic Substances Control Act, Türkçeye “Zararlı Maddelerin Kontrolü Yasası” olarak çevrilebilir. ABD merkezli bir düzenleme olan TSCA, kimyasal maddelerin üretimi, ithalatı, kullanımı ve dağıtımı sırasında insan sağlığı ve çevreyi korumayı amaçlar. İlk olarak 1976 yılında yürürlüğe girmiştir ve o tarihten bu yana kimyasal yönetimi ile ilgili temel yasal çerçeve olarak kabul edilmektedir. TSCA, özellikle ABD pazarında kimyasal ürün üreten veya ithal eden firmalar için kritik bir düzenlemedir ve uyumluluk zorunluluğu

IREC Sertifikası: Uluslararası Yenilenebilir Enerji Belgesi Rehberi Giriş: IREC Nedir ve Neden Önemlidir? Günümüzde enerji üretimi ve tüketimi, çevresel etkiler ve sürdürülebilirlik açısından kritik öneme sahiptir. Firmalar ve kurumlar, enerji kullanımını belgelemek ve çevresel sorumluluklarını göstermek amacıyla resmi sertifikalara ihtiyaç duyarlar. Bu noktada IREC Sertifikası (International Renewable Energy Certificate – Uluslararası Yenilenebilir Enerji Sertifikası) ön plana çıkmaktadır. IREC Sertifikası, yenilenebilir enerji kaynaklarından üretilen elektriğin doğrulanmasını sağlayan uluslararası geçerliliğe sahip bir belgedir. Sertifika, enerji üreticileri ve

Yeşil Enerji Sertifikası Green Energy Certificate: Yeşil Enerji Sertifikası Green Energy Certificate Nedir? Yeşil Enerji Sertifikası enerji üretim süreçlerinin yenilenebilir ve çevre dostu kaynaklardan yapıldığını belgeleyen resmi bir sertifikadır. Bu sertifika, firmaların elektrik tüketimini sürdürülebilir kaynaklardan sağladığını doğrular ve karbon ayak izi yönetiminde önemli bir araç olarak kullanılır. Global pazarda ve özellikle Avrupa Birliği ülkelerinde, bu belgeye sahip olmak çevre duyarlılığı ve sürdürülebilirlik açısından prestij sağlar. Yeşil Enerji Sertifikası , sadece enerji tüketimini belgelemekle kalmaz,

Sınırda Karbon Düzenlemesi (SKDM) ve Kurumsal Danışmanlık Hizmetleri Sınırda Karbon Düzenlemesi (SKDM), Avrupa Birliği’nin karbon emisyonlarını azaltmaya yönelik kritik bir adımıdır. AB, karbon yoğun ürünlerin ithalatında ek mali yükümlülükler getirerek karbon sızıntısını önlemeyi amaçlamaktadır. SKDM, hem üreticileri hem de ihracatçıları doğrudan etkileyen bir mekanizma olarak, küresel ticarette stratejik önem kazanmıştır. Sınırda Karbon Düzenlemesi SKDM ile İlgili Gelişmeler Sınırda Karbon Düzenlemesi SKDM, 2023 itibarıyla yürürlüğe girmiş ve kapsamı her geçen gün genişlemektedir. Başlangıçta demir-çelik, alüminyum, çimento

CBAM Raporu: Karbon Sınır Düzenleme Mekanizması ve Türkiye’de Uygulamaları Giriş Dünya genelinde karbon emisyonlarının azaltılması, iklim değişikliğiyle mücadelede kritik bir rol oynuyor. Avrupa Birliği (AB), sera gazı salınımını minimize etmek ve sanayi süreçlerini çevresel olarak sürdürülebilir hale getirmek amacıyla CBAM Raporu mekanizmasını uygulamaya koymuştur. CBAM, yani Karbon Sınır Düzenleme Mekanizması, ithal edilen ürünlerin karbon yoğunluğunu ölçmeyi ve buna göre ek maliyetleri belirlemeyi amaçlar. Bu mekanizma, AB ülkeleriyle ticaret yapan firmalar için sadece yasal bir gereklilik

Serbest Satış Belgesi (SSB) Nedir? Küresel ticaret, ürünlerin sınırları aşarak farklı pazarlara ulaşmasıyla şekillenir. Ancak bu süreç, her ülkenin kendine özgü yasal düzenlemeleri, güvenlik standartları ve gümrük prosedürleri nedeniyle karmaşık hale gelebilir. İşte bu noktada, ihracatçı firmalar için kritik bir belge olan Serbest Satış Belgesi (SSB) devreye girer. Birçok kişi için adı yabancı olan bu belge, özellikle kozmetik, tıbbi cihaz, gıda ve gıda takviyeleri gibi hassas ürünleri ihraç eden firmalar için adeta uluslararası bir pasaport

MSDS Belgesi Almak: Kimyasallar İçin Kapsamlı Güvenlik Rehberi Kimyasal maddelerle ilgili iş yapan her işletme için, ürünlerinin güvenliğine dair tam ve doğru bilgiye sahip olmak, hem yasal bir zorunluluk hem de temel bir sorumluluktur. Bu bilgileri içeren belge, uzun yıllardır MSDS Belgesi olarak bilinmektedir. Ancak, bu terim, günümüzde geçerli olan Kimyasalların Kaydı, Değerlendirilmesi, İzni ve Kısıtlanması (KKDİK) Yönetmeliği kapsamında yerini Güvenlik Bilgi Formu (GBF) veya uluslararası adıyla Safety Data Sheet (SDS)‘e bırakmıştır. Sektörde hala yaygın

ISO 3834 Kaynaklı İmalat Yeterlilik Belgesi Nereden Alınır? ISO 3834 Kaynaklı İmalat Yeterlilik standardı, metal malzemelerin kaynaklı imalatını yapan işletmeler için kritik öneme sahip bir yönetim sistemi standardıdır. Bu belge, işletmenizin kaynak süreçlerini uluslararası standartlara uygun bir şekilde yönettiğini, ürün kalitesini güvence altına aldığını ve müşteri beklentilerini karşıladığını gösterir. Peki, bu önemli belgeyi nereden ve nasıl alabilirsiniz? Bu makalede, ISO 3834 belgesini almak için izlenmesi gereken adımları, belgelendirme sürecini, akreditasyonun önemini ve bu alandaki danışmanlık

EN ISO 15614-1 ve ASME IX’e Göre Kaynak PQR Nasıl Hazırlanır? Metal imalat sektöründe kaynaklı imalatın kalitesi ve güvenilirliği, uluslararası standartlar tarafından belirlenir ve güvence altına alınır. Bu standartların en temel ve en kritik belgelerinden biri Kaynak Prosedür Onay Kaydı (PQR)‘dır. PQR, bir kaynak işleminin belirlenen parametreler altında istenen mekanik ve görsel özellikleri karşıladığını kanıtlayan objektif bir belgedir. Bu belgeyi hazırlarken en sık referans alınan iki temel standart, Kaynak PQR EN ISO 15614-1 ve ASME

KKDİK Danışmanlık : Kimyasal Güvenliğin Yeni Kılavuzu KKDİK danışmanlık (Kimyasalların Kaydı, Değerlendirilmesi, İzni ve Kısıtlanması) Yönetmeliği, Türkiye’de kimyasal madde güvenliğinde devrim niteliğinde bir düzenlemedir. Avrupa Birliği’nin REACH (Registration, Evaluation, Authorisation and Restriction of Chemicals) yönetmeliği ile tam uyumlu olan bu düzenleme, kimyasal madde üreten, ithal eden veya kullanan tüm firmalar için kapsamlı yükümlülükler getirmektedir. Bu karmaşık ve çok aşamalı süreçlerin yönetimi ise, uzmanlık gerektiren bir alan olan KKDİK danışmanlığı hizmetlerini hayati kılmaktadır. KKDİK danışmanlığı, firmaların

SKDM Raporu Gelişmiş Analiz ve Yeni Perspektifler 1. SKDM’nin Kurumsal Süreçlerdeki Rolü SKDM Raporu Sosyal ve Kurumsal Dönüşüm Merkezi (SKDM), kurumların stratejik dönüşüm süreçlerinde kritik bir rol oynar. Önceki raporda genel tanım ve temel işlevler ele alınmıştı; bu bölümde ise SKDM’nin operasyonel süreçlerdeki etkilerine odaklanıyoruz. SKDM, organizasyonel değişimlerin planlanması, uygulanması ve takip edilmesinde bir köprü görevi görür. Kurum içi iletişim, görev dağılımı ve iş süreçlerinin yeniden yapılandırılması gibi alanlarda SKDM’nin müdahaleleri, hem verimliliği artırır hem

Kimyasal Kayıt Danışmanlık 2025 Güncellemeleri ve KKDİK Süreçleri Kimyasal Kayıt Danışmanlık Kimyasal madde üretimi, ithalatı ve ihracatı yapan tüm firmalar için en kritik konulardan biri uyumluluk ve yasal zorunluluklardır. Türkiye’de kimyasalların kayıt, değerlendirme, izin ve kısıtlamalarını düzenleyen KKDİK Yönetmeliği, Avrupa Birliği’nin REACH mevzuatı ile paralel şekilde yürürlüğe girmiştir. 2025 yılı itibarıyla bu yönetmelikte yapılan son güncellemeler, özellikle ön kayıt, kayıt ve ortak kayıt süreçleri açısından firmalara yeni yükümlülükler getirmiştir. Bu nedenle firmaların uzman desteği alması,

Günümüzde çevre bilincinin artmasıyla birlikte, ürünlerin içeriğinde petrol türevi madde bulunmaması tüketiciler için önemli bir tercih kriteri haline geldi. İşte tam bu noktada, petrol türevi içermez uygunluk beyanı devreye giriyor. Türkiye’de ürünlerinizin güvenilirliğini ve yasal uyumluluğunu belgeleyen en kapsamlı rehber burada. Petrol Türevi Nedir? Hangi Ürünlerde Bulunur? Petrol türevleri, ham petrolden elde edilen ve birçok endüstride kullanılan kimyasal bileşiklerdir. En yaygın petrol bazlı maddeler şunlardır: Ancak, sağlık ve çevresel kaygılar nedeniyle, petrol türevi içermeyen ürünler

Modern tüketici talepleri, etik değerler, alerji riskleri ve çevresel duyarlılık, hayvansal kaynaklı bileşenlerin kullanılmadığını gösteren “Hayvansal Bileşen İçermez Uygunluk Beyanı”nın önemini giderek artırmıştır. Özellikle vegan ve vejetaryen ürün pazarının büyümesi, bu beyanın hem üreticiler hem de tüketiciler için kritik bir güvence olmasını sağlamaktadır. Bu makalede, hayvansal bileşenlerin tanımı, kapsamı, ilgili mevzuatlar, analiz ve test yöntemleri, uygunluk beyanı hazırlama süreci ile sektörlerdeki önemi ve Kavi Danışmanlık’ın sağladığı danışmanlık hizmetleri ayrıntılı şekilde ele alınacaktır. 1. Hayvansal Bileşenler:

Renklendiriciler, tüketicilerin ürünlere olan ilgisini artıran, ürünlerin estetik ve fonksiyonel özelliklerini belirleyen bileşenlerdir. Ancak, özellikle sentetik renklendiriciler, sağlık, çevre ve yasal açılardan riskler oluşturabilir. Bu durum, hassas tüketici gruplarının güvenliği ve yasal zorunluluklar nedeniyle “Renklendirici İçermez Uygunluk Beyanı”nın önemini artırmaktadır. Bu kapsamlı rehberde renklendiricilerin tanımı, çeşitleri, sağlık etkileri, ulusal ve uluslararası mevzuatlar, test ve analiz yöntemleri, beyan hazırlanma süreci ve Kavi Danışmanlık’ın sunduğu profesyonel destekler detaylıca açıklanmaktadır. 1. Renklendirici Nedir? Sınıflandırma ve Kullanım Alanları 1.1

Kaynak PQR Nedir? WPS, PQR ve WPQ Arasındaki Farklar Metal imalat sektöründe kalite, güvenlik ve standartlara uygunluk, rekabet gücünü belirleyen en kritik unsurlardır. Bu süreçte, kaynaklı imalatın temeli olan üç önemli belge ve kavram öne çıkar: WPS, PQR ve WPQ. Çoğu zaman birbiriyle karıştırılan veya amacı tam anlaşılamayan bu belgeler, aslında bir zincirin birbirini tamamlayan halkaları gibidir. Bu makalede, kaynak PQR nedir, ne işe yarar ve bu üç belge arasındaki temel farklar nelerdir sorularına detaylı

UFI Kodu Hakkında Merak Edilenler ve Derinlemesine Açıklamalar Kimyasal ürünlerle ilgilenen pek çok firma için hâlâ tam olarak anlaşılmamış bir kavramdır. Özellikle Türkiye’deki üreticiler, ihracatçı firmalar ve ithalatçılar bu konuda sıkça sorular yöneltmektedir. İşte burada daha önce ele almadığımız ayrıntılar üzerinden müşterilerin aklındaki soruları yanıtlamaya çalışalım. UFI Kodu Tekrar Kullanılabilir mi? Firmaların en çok sorduğu sorulardan biri şudur: “Aynı ürünü farklı pazarlarda satarken aynı UFI kodunu kullanabilir miyim?” Cevap: Evet, formülasyon birebir aynıysa aynı kullanılabilir.

Kozmetik, kişisel bakım ve temizlik ürünlerinde kullanılan kokular, ürünlerin algılanan kalitesini ve tüketici tercihlerini doğrudan etkiler. Ancak, sentetik kokular birçok kullanıcıda alerjik reaksiyonlar, cilt tahrişleri ve sağlık endişeleri yaratabilmektedir. Bu nedenle, “Sentetik Koku İçermez Uygunluk Beyanı” üreticiler için hem yasal uyumluluğun hem de tüketici güveninin önemli bir göstergesidir. Bu makalede sentetik koku nedir, neden kontrol edilmelidir, hangi regülasyonlar geçerlidir, uygunluk beyanı nasıl hazırlanır ve Kavi Danışmanlık’ın bu süreçte sunduğu profesyonel destek ayrıntılı olarak ele alınacaktır.

Günümüzde sağlık ve güvenlik standartları, ürünlerin kimyasal içeriklerinin titizlikle kontrol edilmesini zorunlu kılmaktadır. Özellikle farmasötik, kozmetik ve gıda sektörlerinde nitrosaminlerin varlığı, insan sağlığı açısından ciddi riskler doğurabilmektedir. Bu nedenle birçok uluslararası ve yerel regülasyon, nitrosaminlerin ürünlerde bulunmadığını belgeleyen “Nitrosamin İçermez Uygunluk Beyanı” (Nitrosamine-Free Declaration of Conformity) sunulmasını şart koşmaktadır. Bu makalede, nitrosaminler nedir, neden risklidir, hangi standartlar ve mevzuatlar bu konuda geçerlidir, nitrosamin içermez beyanının yasal ve teknik gereklilikleri nelerdir ve bu sürecin nasıl yönetileceği

Aluminum-Free Declaration of Conformity (Alüminyum İçermez Uygunluk Beyanı) Alüminyum, dünya genelinde çeşitli endüstrilerde yaygın olarak kullanılan hafif ve dayanıklı bir metaldir. Ancak, insan sağlığı ve çevre açısından taşıdığı potansiyel riskler nedeniyle, özellikle kozmetik, kişisel bakım, gıda ve ilaç sektörlerinde alüminyumun kullanımına ilişkin katı düzenlemeler ve standartlar geliştirilmiştir. Bu kapsamda, ürünlerimizde alüminyum ya da alüminyum bileşenlerinin kullanılmadığını belgelemek, hem yasal uyumluluk hem de tüketici güvenliği açısından kritik öneme sahiptir. Bu beyan, ürünün formülasyonundan üretim süreçlerine, tedarik

DEA-Free (Diethanolamine-Free) Declaration of Conformity Diethanolamine (DEA), kimyasal yapısı itibarıyla alkanolaminler sınıfına giren, özellikle kozmetik, kişisel bakım, temizlik ve endüstriyel ürünlerde kullanılan bir kimyasaldır. pH düzenleyici, köpük arttırıcı ve emülgatör işlevleri sayesinde çok sayıda formülasyonda tercih edilir. Ancak DEA, sağlık açısından taşıdığı potansiyel riskler nedeniyle global regülasyonlarda sıkı denetim altındadır. DEA İçermez Uygunluk Beyanı, ürünün içeriklerinde DEA bulunmadığını, üretim süreçlerinde çapraz kontaminasyon riskinin minimize edildiğini ve ulusal ile uluslararası standartlara tam uyumluluğun sağlandığını belgeleyen resmi